Kazuo Ishiguro - Uzak Tepeler | Kitap Yorumu


Kazuo Ishiguro’nun 1982 yılında yayımlanan ilk romanı Uzak Tepeler (A Pale View of Hills), Japon asıllı İngiliz yazarın edebi dünyaya sessiz ama çarpıcı ve güçlü bir baÅŸlangıç yapmasını saÄŸlayan eseridir. Yapı Kredi Yayınları tarafından Türkçe’ye çevrilen bu roman, 168 sayfalık kısa ama yoÄŸun bir anlatıya sahip. 2017 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Ishiguro’nun bu ilk kitabı, 1982 Winifred Holtby Memorial Ödülü’ne layık görülerek yazarın yeteneÄŸini erken dönemde tescillemiÅŸtir.

İkinci Dünya Savaşı sonrası Japonya’sının Nagasaki kentinde geçen hikâye, savaşın bireyler üzerindeki psikolojik ve toplumsal etkilerini ustalıkla iÅŸlerken aynı zamanda hafıza ve unutma, kayıp ve yas, görev ile özgürlük arasındaki gerilim, annelik, yalnızlık ve kültürel çatışma gibi evrensel temalarla okuru derin bir sorgulamaya davet eder.

Uzak Tepeler, İngiltere’de yalnız yaÅŸayan Japon kökenli Etsuko’nun, büyük kızı Keiko’nun intiharı sonrası küçük kızı Niki’nin ziyaretiyle baÅŸlayan duygusal bir yolculuÄŸu konu alıyor. Etsuko, bu ziyaret sırasında geçmiÅŸe dönerek Nagasaki’de, savaÅŸ sonrası dönemde komÅŸusu Sachiko ve onun kızı Mariko ile geçirdiÄŸi zamanları hatırlar. Böylece hem kendi geçmiÅŸine hem de savaÅŸ sonrası Japonya’nın deÄŸiÅŸen toplumsal yapısına dair ipuçları sunar. Roman, anlatıcının anılarını güvenilir bir ÅŸekilde aktar(a)maması üzerine kurulu, katmanlı bir yapı içerir.

Kazuo Ishiguro’nun Uzak Tepeler’deki anlatımı, sadeliÄŸi ve derinliÄŸi birleÅŸtiren bir zarafete sahip. Yazar, yoÄŸun duyguları ve karmaşık temaları minimalist bir üslupla aktarırken, okuru satır aralarındaki boÅŸlukları doldurmaya davet ediyor. Dil, akıcı ve duru ancak Ishiguro’nun bilinçli olarak belirsiz bıraktığı detaylar, hikâyeye gizemli bir atmosfer katıyor. Romanın son sayfalarında dikkatli bir okuma gerektiren kurgusal ipuçları, Ishiguro’nun satranç oyunu gibi ince ince dokuduÄŸu anlatısının bir göstergesi. Etsuko’nun birinci ÅŸahıs anlatımı, okura hem samimi hem de güvenilmez bir bakış açısı sunarak, onun anılarının ne kadar gerçek olduÄŸunu sorgulatıyor.

Uzak Tepeler, psikolojik derinlik, edebi kurgu ve karakter odaklı hikâyelerden hoÅŸlanan okurlar için ideal. Japonya kültürüne, savaÅŸ sonrası edebiyata veya Ishiguro’nun melankolik üslubuna ilgi duyanlar bu romanı özellikle sevecektir. Aksiyon ya da hızlı bir hikâye arayanlar için ise tempo biraz ağır gelebilir. Yazarla tanışmak isteyenler için, Uzak Tepeler Ishiguro’nun sade ama etkileyici tarzını tanımak adına mükemmel bir baÅŸlangıç noktası.

Uzak Tepeler, hem Ishiguro’nun edebi yolculuÄŸunun ilk adımı hem de insan ruhunun karmaşıklığına dair zamansız bir inceleme. Kitabın sonundaki belirsizlik, okuru kendi yorumunu yapmaya teÅŸvik ederek, uzun süre zihinde yer ediyor. Edebiyatın gücüyle düşünmek ve hissetmek isteyen herkes için bu kitap bir hazine.

Kitabı okurken aklımıza gelebilecek şarkılar
Ryuichi Sakamoto - Merry Christmas Mr. Lawrence
Sezen Aksu - Geri Dön
Mazzy Star - Fade Into You
Ajda Pekkan - Kimler Geldi Kimler Geçti
Joe Hisaishi - One Summer’s Day
Teoman - Güzel Bir Gün

Yorum Gönder

0 Yorumlar