Stephen King’in Yeşil Yol (orijinal adıyla The Green Mile) adlı romanından uyarlanan Yeşil Yol filmi, 1999 yılında vizyona girmiş ve hem eleştirmenlerden hem de izleyicilerden büyük övgü toplamıştır. Başrollerinde Tom Hanks ve Michael Clarke Duncan’ın yer aldığı bu dramatik fantastik yapım, ölüm cezası, insanlık, merhamet ve doğaüstü güçler gibi derin temaları işleyen unutulmaz bir eserdir.
Hikâye 1930’ların Amerika’sında Louisiana’daki bir hapishanenin ölüm hücresinde geçiyor. Başgardiyan Paul Edgecomb (Tom Hanks), iri cüsseli bir mahkûm olan John Coffey’in (Michael Clarke Duncan) idam cezasına çarptırıldığını öğrenir. Ancak Coffey’in sahip olduğu doğaüstü iyileştirme yetenekleri, Paul’un adalet ve merhamet kavramlarını sorgulamasına neden olur. Film, bu ikilem üzerinden duygusal ve düşündürücü bir yolculuk sunar.
Tom Hanks ve Michael Clarke Duncan’a ek olarak David Morse, Bonnie Hunt, James Cromwell ve Sam Rockwell gibi yetkin isimler kadroda yer alıyor. Filmi, Stephen King’in Esaretin Bedeli (The Shawshank Redemption) romanını da başarıyla sinemaya uyarlayan Frank Darabont yönetti.
Michael Clarke Duncan, John Coffey rolüyle olağanüstü bir performans sergileyerek bu rolle Oscar’a aday oldu. Duncan’ın hem fiziksel varlığı hem de duygusal derinliği, karakteri ikonik kılıyor. Tom Hanks ise sakin ve derinlikli oyunculuğuyla filmin duygusal yükünü başarıyla taşıyor. Duncan, John Coffey rolü için özel olarak kilo almış ve fiziksel varlığıyla karaktere hayat vermiş. Performansı o kadar etkileyiciydi ki Tom Hanks sahnelerde onunla göz teması kurmakta zorlandığını ifade etmiş. Tom Hanks ayrıca bir röportajında Duncan'ın ağladığı sahnelerden sonra sette bir süre sessizlik olduğunu söylemiş.
John Coffey (Michael Clarke Duncan), filmde hem fiziksel hem de ruhsal anlamda bir "mesih figürü" olarak görülür. İsim benzerliği tesadüf değildir:
John Coffey = JC = Jesus Christ
Karakterin iyileştirme gücü, merhameti ve başkalarının günahlarını üstlenmesi bu sembolizmi destekler.
Yeşil Yol, güçlü performansları, derin temaları ve fantastik unsurlarıyla sinema tarihinin en etkileyici filmlerinden biridir. Michael Clarke Duncan’ın unutulmaz John Coffey performansı ve Tom Hanks’in liderliği, filmin duygusal ağırlığını taşırken Frank Darabont’un yönetmenliği hikâyeyi görsel bir şölene dönüştürmüştür. Ölüm cezası gibi tartışmalı bir konuyu cesurca işleyen film, adalet, merhamet ve insanlık üzerine de düşündürür. Bu yapım, hem sinema tutkunları hem de derin hikayeler arayanlar için kaçırılmaması gereken bir başyapıt adeta. Yeşil Yol yalnızca bir hapishane dramı değil; insanlığın vicdanı, hataları ve umudu üzerine yazılmış bir şiir gibi... Stephen King’in yazarlığının sınırlarını aştığı, Frank Darabont’un yönetmenlik dehasının zirve yaptığı bir eser.
0 Yorumlar